ALİ DİA TARİHİN EN SAHTEKAR FUTBOLCUSU

 

Küçük yaşlarda futbola merakı olan her çocuğun hayali büyüyünce futbolcu olmaktır. Kimileri futbolcu olmaya ne kadar hevesli olsa da yeteneği olmadığını anladığında bu hayalinden vazgeçer. Kimileri de bu hayalinin peşinden gider. 

Ali Dia ise futbola yeteneği hiç olmayan bir isim olmasına rağmen farklı ülkelerin takımlarında hatta İngiltere Premier Lig'de oynamış bir isim. Ali Dia 20 Ağustos 1965 yılında Senegal'de dünyaya gelmiştir. 

24 yaşında kaçak yollarla Senegal'den Fransa'ya gelen Ali burada kalabilmek ve çalışma vizesi alabilmek için çeşitli yollar arar. Ali Dia bulunduğu kasabada bir futbol takımının ilanını görür ve arkadaşıyla bir plan yapar. Kulübü arayan arkadaşı elinde çok yetenekli bir futbolcu olduğunu ve yurtdışından geldiğini söyler. Fransa 4. Lig'de mücadele eden Beauvais takımı bu görüşmenin üzerine Ali Dia'yı takıma alır. 

1988 yılında Beauvais takımına imza atan Ali Dia o kadar yeteneksiz bir futbolcudur ki sadece antrenman oyuncusu olarak kalır. Ama burada kaldığı 1 yıl içinde hem çalışma vizesini almış hem de kulüpte konaklayarak buranın imkanlarından yararlanmıştır. Beuvais Ali Dia'nın futbolcu olmadığını anlayınca 1 yıl sonunda onu takımdan gönderir. Ama Ali Dia bu sefer Fransa'nın kuzeyinden güneyine geçerek yine aynı taktikle bu sefer Cercle Dijon takımını kandırır. 

Telefon taktiğiyle Ali Dia o dönem Fransa'da 4 yıl içinde 4 ayrı takıma imza atmıştır. Ama artık Fransa'da Ali Dia'nın o kötü şöhreti yayılmaya başladığı için ülke değiştirme kararı alır. Ali Dia'nın hedefindeki ilk ülke Finlandiya oluyor. Yine aynı telefon taktiğiyle Finlandiya liginde bir takıma imza atan Ali Dia burada geçen 2 yılda 2 takım değişitirir. 

Finlandiya'dan sonraki rotası Almanya olan Ali Dia burada geçen 1 yılın sonunda futbol dünyasının merkezi İngiltere'ye ilk adımını atar. İlk olarak İngiltere alt liglerinden Blyth Spartans kulübüyle anlaşan Ali Dia bu sefer gözünü yükseklere diker. İngiltere'de futbol potansiyelinin farkına varan Ali telefon taktiğini bu sefer öyle bir kulübe uygular ki bu hareketiyle tarihe adını yazdırır. 

Southampton'ı da Telefonla Dolandırdı

Telefon taktiğiyle o yıla kadar 8 kulübü kandırarak hayatına devam eden Ali Dia bir gazete ilanında Southampton takımının forvet aradığını görür. Bunun üzerine telefon numarasını yaptığı arkadaşıyla tekrar bir plan yapan Ali Dia harekete geçer. Southampton Teknik Direktörü Graeme Souness'e bir telefon gelir. Telefonun ucunda kendini Milan takımında forma giyen George Weah olarak tanıtan kişi aslında Ali Dia'nın arkadaşından başkası değildir. 

Ali Dia'nın arkadaşı Souness'e İngiltere'de bir kuzeni olduğunu önceki dönemlerde PSG'de beraber forma giydiklerini ve 13 kez de milli takım forması giydiğini söyler. Souness telefondaki kişinin George Weah olduğuna inanır ve kulüp yönetimini 1 aylık deneme sözleşmesi yapmaya ikna eder. Halısahada bile futbol oynayamayacak kadar yeteneksiz olan Ali Dia Southampton takımına telefon taktiğiyle imza atar. 

Antrenmanlarda sadece topsuz koşu yapabilen topla buluşmakta güçlük çeken Ali Dia lig maçı öncesi organize edilen hazırlık maçında izlenecekti. Arsenal ile oynanacak hazırlık maçı aşırı yağmur nedeniyle iptal edilince Ali ligde Leeds United maçının yedek kadrosuna alındı. Maçta çok büyük bir talihsizlik oldu ve Southampton takımının as forveti dönemin yıldız ismi Mat Le Tissier 32'nci dakikada sakatlandı. Yedek kulübesinde tek alternatif olan Ali Dia bu sebeple oyuna alındı ve herkesi hayrete düşüren oyunuyla şoke etti. Ali Dia berbat bir oyuncu olduğunu kısa sürede farkettirirken dakika 53'te tekrar oyundan alındı. Ali Dia'nın aslında sahtekar olduğu o anda anlaşılınca takımdan kovuldu.

Southampton takımına yaptığı sözleşme sayesinde İngiltere'de üniversite parasını çıkaran Ali Dia işletme bölümü okurken aynı zamanda 4.lig takımına imza atıp bir süre daha futbola devam etti. Daha sonra ise ortalardan kayboldu.

Elbette spor dünyasında Ali Dia'nın tam aksine sıfırdan zirveye başarı hikâyeleri de bulunuyor. "N'Golo Kante: Kâğıt toplayıcılığından futbolun zirvesine" başlıklı içeriğimizde tam da bu şekilde bir inanç öyküsü yer alıyor.